Emniyet Müdürlüğü’nde bir koltukta oturuyorum. Bir polis ağabey dediklerimi yazmak için bekliyor. Ben de her şeyin nasıl başladığını bulmaya çalışıyorum. Yanımda oturan Hamdican ağlamak üzere. İlayda ve Aleyna zaten ağlıyorlar…

Aslında her şey tam bir hafta önce başladı. Geçen hafta öğretmenler kurulu toplantısı olmasa, biz okuldan erken çıkmak zorunda kalmayacaktık ve bunlar da başımıza gelmeyecekti…

Apartmanın girişine yeni komşular taşınmıştı, üstelik gelir gelmez soyulmuşlardı, üstelik gelen bir yönetmendi, üstelik yönetmen olduğunu ve kasabada film çekeceğini kimsenin duymasını da istemiyordu…

Kimse görmeden nasıl film çekeceğini öyle merak ediyorum ki!

Yazar, Cemcan’ın parlak fikirlerinin her zaman iyi sonuçlanmayacağını, her tecrübeden çıkarılacak iyi bir ders olduğunu esprili bir dille aktarmış. Kitapta, her yaştan insanın bazı noktalarda hata yapabilecekleri, bunun doğal olduğu aktarılıyor. Hatalarımızla ve kusurlarımızla da eğlenebileceğimizi, çevremizde bizi gülümsetecek çok fazla şey olduğunu keyifli bir kurguyla hatırlatıyor.

Hayat sisli bir yol gibidir, önünüze ne çıkacağını hiç bilemezsiniz. “İşte şimdi başardım, kimse beni tutamaz!” derken, bir de bakarsınız herkes üzerinizden geçiyor.

Patlak Zekâ Cemcan dizisi eğlenceli anlatımı ve çizimleriyle çocuklara kitap okuma sevgisi kazandırıyor. Okurların hayata dair farklı bakış açıları kazanmalarına yardımcı oluyor. Cemcan karakterinde çocuklar kendilerinden bir parça buluyorlar. Onlara fikirleri ne kadar ilginç olursa olsun deneme cesareti aşılıyor.