Bu kitap, Roger Garaudy’nin hayatını borçlu olduğu Cezayirli Müslüman askerlere, dolayısıyla da Müslümanlığa, yazar tarafından minnet ve şükranla sunulmuş bir armağan kitaptır.

Müslüman askerler, İkinci Dünya Savaşı sırasında, komutanlarının kesin emrine karşı çıkarak ve kırbaçlamasına aldırmayarak, Garaudy’ye ateş etmediler ve onu kurşuna dizilmekten kurtardılar. 

Garaudy, hürriyetine kavuşur kavuşmaz, Cezayirli o Müslüman askerlere teşekkür etmek için İslâm dinini araştırdı ve İkinci Dünya Savaşının hemen ertesi yılında, 1946’da, bu kitabını yayımladı.

Cezayir 1960 yılında Fransız sömürgesi olmaktan kurtulunca, kitabını daha da genişleterek kurtuluş savaşı vermiş olan Cezayirlilere ithaf etti.

Garaudy’nin komünistken yazdığı bu eser, daha sonra İslâm hakkında yazacağı diğer kitaplarının çekirdeğini oluşturmuştur.

Roger Garudy bu kitabı kendisini kurşuna dizilmekten kurtaran Cezayirli Müslüman Araplara minnet borcunu ödemek, şükran duygusunu ifade etmek, kısacası teşekkür etmek için yazdı. Garaudy’nin İslâm’la tanışması işte bu olayla gerçekleşti. Serbest bırakıldıktan sonra, hayatını kurtaran o Müslüman askerlerin nasıl bir dine inandıklarını öğrenmek araştırmalara girişti ve ortaya bu eser ve mümin bir düşünce adamı çıktı.

Bu kitap, bir haykırıştır. II. Dünya Savaşı'nın hemen ertesinde atılan bir çığlıktır.

Bu kitap, sürgün edildiği Cezayir'de Müslüman askerlerin, komutanlarının ateş emrine rağmen, emre uymayıp cana kıymamaları üzerine İslam diniyle tanışan Garaudy'nin, hayatını kurtaran Müslüman askerlere minnet ve şükran borcunu ödemek üzere yazdığı bir eserdir. Garaudy 1945’te biten İkinci Dünya Savaşı’nın hemen ertesinde, yani 1946 yılında, küçük ebattaki bu kitabı yayınlar: Arap-İslâm Medeniyetinin Tarihî Katkısı /Contribution Historique de la Civilisation Arabo-Islamique. Gerçekte bu kitap, bir haykırıştır. Savaşın hemen ertesinde atılan bir çığlıktır.