Bir Zamanlar Bursa'ydı - Timaş Yayınları

bir-zamanlar-bursaydi-9786059778169.jpg
INSTAGRAM PAYLAŞIMLARI

Bir Zamanlar Bursa'ydı

Bursa'nın ruhaniyetini ararken.../ Her Türk biraz Bursalı doğar/Hatıralara sığınmış şehir Bursa/Yaradan ve insan Bursa'da birbirine karışır/Taşın sanata dönüştüğü Bursa'yı ararken/Bir Payitahtın Pâmâli
Marka: Sufi Kitap
Kitaplık: Sufi Kitaplığı
Diziler: Tasavvuf Kültürü
Sayfa / Ebat: 272s. / 20x25
İlk ve Son Baskı: Şubat’16 / Mart’16
Baskı Sayısı: 1
ISBN: 978-605-9778-16-9
Barkod: 9786059778169
Üst Başlık: Bir Payitahtın Paymalidir
750.00 TL

KDV Dahil Fiyat

Arka kapak

Bursa’nın manevi havasının her manada teneffüs edildiği ahşap bir tekkede, asırlar içinden süzülüp gelen Türk-İslam tasavvuf ve vakıf geleneğinin muhafaza edilmeye çalışıldığı bir aile ocağı... Ve bu ruhaniyet içinde yetişmiş bir "gönül restoratörü": Mehmed Safiyüddîn Erhan.

Eşrefoğlu Rûmî Hazretlerinin torunlarından, Bursa Numaniyye Dergâhı'nda yetişmiş ve burada sekiz nesildir devam eden geleneğin son temsilcisi olmuş, manevî iklimi burada neşv ü nemâ bulmuş Safiyüddîn Efendi, hususen Bursa’nın paha biçilemez kıymetlerinin tarih içinde eriyip gitmesinin ızdırabıyla ailesi vesilesiyle yakından tanıma imkânı bulduğu Bursa’daki dergâhlar ve onların muhitinden aldığı maddî-manevî terbiyeyi yine bu tekkeleri, hazireleri ve camileri sahiplenmeye, ihyaya hasretmiş.

Yıkılmaya yüz tutmuş, restorasyon adı altında özensiz ellerde aslî hüviyetini kaybetmiş bu binaların ihyasında bizzat çalışarak bu manevî mirasın gelecek nesillere aslıyla intikalini vazife bilmiş. Bir Zamanlar Bursa'ydı, bu sahiplenme ve ihya faaliyetlerinin tab'a bürünmüş halidir.

Kimi zaman bir caminin kubbesinde, kimi zaman bir hazirede mezar taşlarının arasında, kimi zaman bir dergâhın şimdi göremediğimiz tevhidhânesinde, kimi zaman da ahşap bir konağın kaybolup gitmiş odalarında Türk-İslam medeniyetinin izlerini arayan yazar, bu binaların şahsiyetine, yani şahsiyetimize sahip çıkmayı teklif ediyor. Çünkü bu binalar cansız taşlar değil, yüksek ahlak timsali kimselerin ruhaniyet ve zevk-i selimlerinin sindiği, bizlere emanet edilmiş eserleridir.

"Ecdadımızın vücuda getirdiği kültür değerlerimizin yaşamasını, bizden sonraya da intikalini gaye edineceksek bu topraklarda geçmişimizin ve devamının ispatı olduğuna inandığımız eserleri önce sevmeye, sevebilmek için anlamaya, anlamak için hissetmeye, hissedebilmek için benimsemeye, ellerimizle tutup doğru rehberler nezaretinde üzerinde çalışarak hizmet etmeye mecburuz. Zira eski ince zevkimizi temsil eden sanatlarımızın herhangi bir şubesini gençlerimize tavsiye edebilmeye yüzümüz olması ancak onlardan birini bizzat icra etmemize bağlıdır."

Editörün görüşü
Muhterem Safiyüddin Efendi, Eşrefoğlu Rumi'nin son torunlarından. Bursa'da ahşap bir dergahta, Numaniye'de sekiz nesildir yaşayan bir ailenin son temsilcisi olarak asırlar içinden süzülüp gelen büyük bir mirasın sözcülüğünü yapıyor sanki. Kitap, Türk- İslam sanatının özellikle Bursa'daki sivil ve dinî mimariye ait güzel örneklerinin zaman içinde uğradığı tahribata, hususen restorasyon adı altında kültür mirası eserlerin tahrip edildiğine dikkat çekmektedir. Kitabın yazarı sahada yetişmiş biri olarak, eski mimarimizin pek çok usulünü bu işleri yapan son temsilcilerinden bizzat öğrenmiştir. Dolayısıyla hem bu tecrübeyi hem sahip olduğu orijinal görsel arşivini, kendi restitüsyon projelerini, çizimlerini kullanarak meseleyi ele almıştır. Yazarın tasavvuf kültürünün bizzat içinden gelmesi, Türk-İslam kültür birikimine ve bu kültürün nasıl korunacağına dair malumata sahip son neslin yanında yetişmiş olması, kitapta pek çok özel bilginin yer almasına sebep olmuştur. Dolayısıyla alan araştırmacısı için oldukça nadir bilgiler yer almaktadır. Literatürde Türk-İslam şehirlerinden herhangi birisi için bu türden, detaylı, aslını korumayı esas almayan ihya faaliyetlerini eleştirel bir bakışla ele alan başka bir monografi de yoktur. Bu da kitabın kıymetini arttırmaktadır. Okuyucu yazarın kısmen biyografisi eşliğinde İslam beldesi Bursa'nın ihyası için yapılan gayretleri bir arada okuma fırsatı bulacaktır.
En önemli cümle
"Ancak akıp giden zaman içerisinde, bülbülün avazesini tercih edeceklerine bir lokmalık eti için canına kıyanlar gibi, İslamî Türk kültürünün en güzel eserlerine evsahipliği yapan Bursa’nın geleceği için kaygı duymayanlar onun sınai şehri olmasına karar vermişlerdir." "Ecdadımızın vücuda getirdiği kültür değerlerimizin yaşamasını, bizden sonraya da intikalini gaye edineceksek bu topraklarda geçmişimizin ve devamının ispatı olduğuna inandığımız eserleri önce sevmeye, sevebilmek için anlamaya, anlamak için hissetmeye, hissedebilmek için benimsemeye, ellerimizle tutup doğru rehberler nezaretinde üzerinde çalışarak hizmet etmeye mecburuz. Zira eski ince zevkimizi temsil eden sanatlarımızın herhangi bir şubesini gençlerimize tavsiye edebilmeye yüzümüz olması ancak onlardan birini bizzat icra etmemize bağlıdır."
Bu kitap neden önemli
Safiyüddin Erhan çocukluğundan itibaren Bursa'da sivil-dini mimari yapılar içinde yetişmiş, bu yapıların nasıl korunduğuna yakından şahitlik etmiş biri olarak bu süreçleri okuyucuyla paylaşarak gerçek anlamda restorasyon faaliyetlerinin nasıl yapılması gerektiği konusunda kamuoyu oluşturmaya çalışan çekirdekten yetişmiş bir restaratör. Özellikle vakıf eserlerinin ayakta kalması için çok yakın çevresi ve kendisi yıllarca mücadele vermiştir. Bu tür eserlerin eskiliklerinin yaşatılması, orijinal malzeme kullanarak ve devrin ruhuna uygun tamir/tadil edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Erhan'ın Türk-İslam kültürünün "Dibace-i Osmanî"si olarak bilinen Bursa özelinde yapmaya çalıştıklarını ele alan kitabı, bu mirasa sahip çıkmanın aynı zamanda Müslüman bir Türk'ün "kendine" sahip çıkmak anlamına geldiğini vurgulamaktadır. İznik Eşrefoğlu Asitanesi, Bursa Üftade Külliyesi, Seyyid Usul Dergahı gibi daha pek çok yapının restorasyonunda düşülen hataların detaylı bir biçimde gösterildiği, alanda yazılmış ilk metinler olması sebebiyle literatür açısından oldukça önemlidir. Yazarının farklı yerlere verdiği demeçler ve yazıları bir araya getiren bu kitap, yazarın ilk kitabı olması bakımından da önemlidir. Tasavvuf kültürüyle şehir tarihinin bu kadar iç içe ele alındığı bir başka eser Türkçede yoktur.
Anahtar kelime
Bursa, Mezartaşları, Vakıflar

Diğer kitaplara göz atın

Yeni

İmam Gazali Seti (7 Kitap)

Sufi Kitap
975.00 TL
Yeni
olum-ve-otesi-9786259524320.jpg

Ölüm Ve Ötesi

İmam Gazâlî
Sufi Kitap
110.00 TL