
Esmaü'l-hüsna
Aslolan, ismi olduğu kadar isimlenen Zât’ı tanımaktır.
Marka | : Sufi Kitap |
Kitaplık | : Sufi Kitaplığı |
Diziler | : Tasavvuf Kültürü |
Sayfa / Ebat | : 224s. / 13,5x21 |
İlk ve Son Baskı | : Şubat’12 / Nisan’22 |
Baskı Sayısı | : 6 |
Kapak Tasarım | : |
ISBN | : 978-975-9161-71-2 |
Barkod | : 9789759161712 |
Orijinal Dil | : İngilizce |
220.00 TL
KDV Dahil Fiyat
Arka kapak
Allah, er-Rahmân, er-Rahîm, el-Melik, el-Kuddûs... Allah’ın isimleri.
Bunlar, Allah’ın bizzat kendisinin insanlara öğrettiği isimleridir. Sufiler, bu isimleri öğrenmenin Allah’ı tanımanın mukaddimesi olabileceğini söylerler ama şunu da eklerler: "Aslolan, ismi olduğu kadar isimlenen Zât’ı tanımaktır."
Çeşitli hayat tecrübelerinden sonra tanıştığı ve ummânına daldığı tasavvufî terbiyeyle yıllarca meşgul olan Tosun Bekir Bayraktaroğlu, tam da bu noktaya dikkat çekiyor:
“İnsanlar isimleri biliyor ama isimlerin işaret ettiği Müsemma’yı bilmiyorlar.”
Onu dinledikçe sadece isimleri bilivermenin Müsemma'yı tanımak demek olmadığını anlıyoruz.
Bu çalışmayı benzerlerinden ayıran önemli farklardan biri, Esmaü’l-Hüsna’nın tasavvufî yorumlarını ve açılımlarını içermesi. Bu tasavvufî bakış sayesinde, isimlerin anlamları şaşırtıcı biçimde katmanlanıyor, zenginleşiyor, derinleşiyor. Her dimağa, her istidada bir nasip düşüyor. Dahası, eserin bakış açısı, bu isimlerin birer kelime olmaktan çıkarak nefsin eğitilmesinde nasıl rol alabildiklerini, tasavvufî simyanın elinde nasıl birer iksire dönüşebildiklerini gösteriyor. Böylece anlaşılıyor ki, "Esma için dilden kalbe, kalpten sırra giden bir yol vardır."
Allah’ın 99 ismi yanında, Peygamber Efendimizin (sav) 201 isminin de yer aldığı eser, günümüz okuruna Ezelî ve Ebedî bir hakikatten bahisler açıyor. Hû...
Bunlar, Allah’ın bizzat kendisinin insanlara öğrettiği isimleridir. Sufiler, bu isimleri öğrenmenin Allah’ı tanımanın mukaddimesi olabileceğini söylerler ama şunu da eklerler: "Aslolan, ismi olduğu kadar isimlenen Zât’ı tanımaktır."
Çeşitli hayat tecrübelerinden sonra tanıştığı ve ummânına daldığı tasavvufî terbiyeyle yıllarca meşgul olan Tosun Bekir Bayraktaroğlu, tam da bu noktaya dikkat çekiyor:
“İnsanlar isimleri biliyor ama isimlerin işaret ettiği Müsemma’yı bilmiyorlar.”
Onu dinledikçe sadece isimleri bilivermenin Müsemma'yı tanımak demek olmadığını anlıyoruz.
Bu çalışmayı benzerlerinden ayıran önemli farklardan biri, Esmaü’l-Hüsna’nın tasavvufî yorumlarını ve açılımlarını içermesi. Bu tasavvufî bakış sayesinde, isimlerin anlamları şaşırtıcı biçimde katmanlanıyor, zenginleşiyor, derinleşiyor. Her dimağa, her istidada bir nasip düşüyor. Dahası, eserin bakış açısı, bu isimlerin birer kelime olmaktan çıkarak nefsin eğitilmesinde nasıl rol alabildiklerini, tasavvufî simyanın elinde nasıl birer iksire dönüşebildiklerini gösteriyor. Böylece anlaşılıyor ki, "Esma için dilden kalbe, kalpten sırra giden bir yol vardır."
Allah’ın 99 ismi yanında, Peygamber Efendimizin (sav) 201 isminin de yer aldığı eser, günümüz okuruna Ezelî ve Ebedî bir hakikatten bahisler açıyor. Hû...
Editörün görüşü
Hayatın bin türlü dolabını görmüş, feleğin çemberinden geçmiş ABD'nin göbeğinde görünüşe tapan insanlara fani suretlerin iğrenç siretlerini ayne'l-yakin göstermiş bir sanatkar... Tasavvufla tanışınca ruhundaki güzellikleri keşfeden ve bu güzelliklerin hadd-i zatında İlahi esmanın tecellileri olduğunu fark eden Tosun Baba, Cenab-ı Hakk'ın güzel isimlerini en güzel şekilde kaleme almaya gayret ederek hakiki güzelliklere işaret ediyor.
En önemli cümle
"İnsan-ı kâmile kendi zâti değeri için talip olunur, çünkü o Hakk'ın veçhesidir."
Bu kitap neden önemli
Kainattaki her şey gerçek "Vücud"un bir parçası ve İlahi esmanın bir tecellisi... En güzel isimlerin Sahibi Yüce Yaratıcıyı ne ölçüde tavsif edebiliriz ki? Ama Allah Cemildir ve güzeli sever... Güzelliğin solmaz ve pörsümez vechinin peşine düşen Tosun Baba'nın bu kitabı Cenab-ı Hakk'ın şuurlu bir şekilde zikredilmesine vesile oluyor.